HP Genel Sekreteri Jale Refik Rogers: Geniş tabanlı bir hükümet modeline sıcak bakıyoruz

HP Genel Sekreteri Jale Refik Rogers: Geniş tabanlı bir hükümet modeline sıcak bakıyoruz

 

 

“Geniş tabanlı bir hükümet modeline sıcak bakıyoruz”

Halkın Partisi Genel Sekreteri Jale Refik Rogers, partilerinin Ulusal Birlik Partisi ile koalisyon kurmaya olumsuz yanıt vermesinin temel nedeninin son koalisyon döneminde güven sarsıcı olayların yaşanması olduğunu belirtti. Rogers, Cumhurbaşkanlığı sürecinde iki adayın başını çektiği ciddi bir kutuplaşma olduğunu anlatan Rogers, toplumdaki kutupları temsil eden CTP ve UBP’nin de elini taşın altına koyduğu, daha geniş tabanlı bir hükümet modeline sıcak baktıklarını ifade etti. Katıldığı televizyon programında konuşan HP Genel Sekreteri Rogers şu sözlerle açıklamasını sürdürdü: “Halkın Partisi 2018’den beri mecliste olan yeni bir partidir. 9 milletvekiliyle meclise girdiğimizden bu yana da farklı hükümet modelleri içinde yer aldık. Belli noktalarda hükümet ortağımızla ters düşsek de ilkelerimize uymayan şeyler yapılsa da bugüne dek ülkeyi hükümetsiz bırakmamak adına direndik. 3 yıllık bir hükümet deneyimimiz oldu. UBP – HP koalisyonunda, ortağımızın hükümet protokolünü ısrarla ihlal edip bu konuda herhangi bir sorumluluk almaması konusunda ciddi sorunlar yaşadık. Bu noktada partimiz UBP’yle bir koalisyona girmeme kararı almıştır. Ülkemizde normalde de olan ekonomik sorunlar, dövizdeki artış ve küresel salgının etkileriyle ülkemiz ciddi bir darboğazdadır. HP tabii ki sorumluluğunun bilinciyle hareket etmeye devam edecektir. Asla bir hükümete girmeyiz demiyoruz, sorumluluk almaya hazırız. Ama bizimle beraber ülke için tüm kesimlerin sorumluluk alması gerektiğini düşünüyoruz.”

“Toplumsal menfaat her şeyin önünde tutulmalıdır”

UBP’yle görüşüldüğü, bakanlıkların bölüşüldüğü gibi bir söylenti çıkarıldığı ve bir algı yaratılmaya çalışıldığına değinen Jale Refik Rogers, “Halkın Partisi’nin duruşu nettir. Vizyonumuz, amacımız halka hizmettir. Meclise girdikten sonra gördüm ki, kişiler siyasi partilerinin menfaatini halkın menfaatinden önde tutabiliyor. Özellikle geldiğimiz noktada, ülkeyi daha iyi bir yere taşımak için, toplumsal menfaati her şeyin önünde tutmak zorundayız.  Mecliste bulunan siyasi partilere bu noktada büyük görev düşüyor. Topluma karşı hepimizin sorumluluğu var. Hükümette olmak siyasi partileri yıpratır bu gerçektir. Biz hükümette de olsak muhalefette de olsak halkımıza hizmet için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

“Erken seçim olacaksa toplumsal mutabakat hükümeti de iyi bir formül olabilir”

Bütçenin meclise gönderilmesinin önemli olduğunun altını çizen HP Genel Sekreteri, bir erken seçime gidilecekse bile öncesindeki süreyi mümkün olduğunca uzatarak bütçeyi geçirecek, Seçim ve Halk Oylaması Yasasında iyileştirmeler yapacak, halkın ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir hükümet oluşumuna ihtiyaç olduğunu söyledi.  UBP-CTP-HP koalisyonunun kurulamaması durumunda toplumsal mutabakat hükümeti kurularak, teknokrat bakanların olacağı bir modelin de değerlendirilebileceğini söyledi: “Teknokrat bakanların olması belki de herkes için iyi bir formül olabilir. Milletvekilleri de yasama faaliyetlerine yoğunlaşabilirler. Bu alternatif de düşünülebilir.”